Hıdrellez etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Hıdrellez etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Mayıs 2015 Çarşamba

HIDRELLEZ








Merhaba,


Sevgili Blogcular,TEMBEL BEN uzuuuuuuuuuun up uzuuuuuuuuuuunnnn bir aradan sonra bir kaç cümle yazmaya karar verebildi.

Bir miskinlik bir rehavet bir uyuşukluk var hala üzerimde.
Esnemekten bitap düşüyorum.
Sürekli bir uyku hali.
Bahar yorgunluğu mudur?
Depresyonun dibini mi gördüm?
Panik atağım mı hortladı?
Bilemiyorum...

Canım oğlum birtanecik kızımın yanında İstanbul'da.Bir buçuk aydır boş bir eve gidip geliyorum.Çok da özledim onları.Anneler gününde de yanımda olamayacaklar.Bende kendi annemle avunurum artık...
Oğlumu tedavi için gönderdim.
Koskoca Trabzon'da Devlet -Özel Hastanelerinin gani gani olduğu şehirde ve ve ve Fakülte Hastanesinin bile olduğunu da söyliyeyim,çocuğumu ki hastalığın tanısı konmuş TEDAVİ EDEMEDİLER!!!

Üç tane Profösör'e göründü,olmadı.(!)
Zaten Fakülte Hastanesine düştün mü yandın demektir.Tetkikler için gün almak bile ayrı bir hikaye.Onu da yaptır bunu da yaptır şunu da görelim.O arada (Allah vermesin) ölmezsen şanslısın demektir.Hayır anlamıyorum,Tıp Fakültesi kazanabilmek ayrı bir zeka,okuyabilmek onca yıl takılmadan da ayrı bir zeka,uzmanlaşabilmek de ayrı bir zeka ve tanı koyup tedavi edebilmek de ayrı bir zeka işi bence.Eeee herkes de Doktor olamayacağına göre,nedir bu Doktorlardan çektiğimiz???
Bu arada da acı bir Türkiye gerçeğiyle karşı karşıya kalıyoruz,önemli rahatsızlıklarda mutlaka birkaç Doktora görünmek gerekiyormuş.
Demek ki neymiş;ufak tefek rahatsızlıklar için Trabzon'da ki hastanelere güvebilirmişiz ciddi ve hassas rahatsızlıklarda Ankara-İstanbul'a.

Oğlum bu arada 'Crohn' hastası ince bağırsakta reflü.Hassas vücud yapısındaki insanlarda oluyormuş tam olarak neden kaynaklı belli değil.İnce bağırsakta bir allerjik reaksiyon da diyorlar.Oğlum zaten bebekliğinden beri Allerjik bir bünyeye sahip.Allerjik Astımı'da var.Çok şükür şu anda çok iyi.Bazı tahlilleri kaldı onlarda çıksın sonucuna göre tedavisi devam edecek.Üzücü aslında ömrü boyunca gözetim altında olacak.
Tüm hastalara acil şifalar diliyorum yakınlarına da sabır,bir evde bir hasta varsa evin içindeki diğer bireylerde en az hasta kadar etkileniyorlar.Benim bu konuda FOBİM bile oluştu.Hastane Doktor düşmanı oldum.İmdat eşiğim var o eşiğe kadar kendi kendime tedavi olmaya bakıyorum.İnatçı bir KEÇİ olduğumdan (Oğlak burcu) o eşik gelmeden Hastane ve Doktora gitmem.Kesinlikle tavsiye etmiyorum ama elimde değil.Panik Atak hastası olmam da çok normal :((((

Neyse ya; bu kadar rapor vermek yeterli olmuştur.
Bugün HIDRELLEZ geçen yıl ki yazımdan buradan okuyabilirsiniz.
Bu yıl sadece 'SAĞLIK' diliyorum.
Dilerim tüm dilekleriniz arzularınız 'HIZIR' ile' İLYAS'ın buluştuğu anlara denk gelir ve dilekleriniz kabul olur,gerçekleşir.

Allahım dertte olanlara deva,hastalara şifa versin.

Hexe'niz dua ve dileklerinizin gerçekleşmesini dileyerek.Satırlarına son veriyor.Sevgiler



                                                                                                                                                        NuR  :)







6 Mayıs 2014 Salı

HIDRELLEZ



MERHABALAR;



Hıdrellez kocakarı ayına göre baharın gelişi yada Hızır ile İlyas peygamberin gökyüzünde buluşması demek.
Akla ilk gelen gül fidanlarına dilekler asmak veya gömmek.Çocuğu olmayanlar gül fidanında beşik sallarmış.
Ülkemizin her bölgesinde farklı inanışlar var.Doğuda ateşlerin üzerinden atlıyorlar mesela.

Benim bildiğim gördüğüm;bugün düğüm atılmaz evde herhangi bir iş temizlik yemek el-işi vs. yapılmaz.Genelde burada Trabzon'da Hıdrellez'de pikniğe gidilir.Bugünkü  havaya bakılırsa yağmur ha yağdı yağacak piknik yapılmaz.
Pikniğe Boztepe'ye çıkılırdı eskiden bilmiyorum hala öyle mi? Çalışmaya başlayınca piknik hayal oldu hele Hıdrellez'de.Eskiden Hıdrellez'de Boztepe'ye çıkılınca piknik için o kadar kalabalık olurdu ki tepeden aşağı şehre piknikçilerin gürültüsü uğultulu bir ses gibi gelirdi.Tabii piknikçiler kadın ve çocuk olunca çıkan sesi düşünün artık :))))
Birde akşam ezanı okunmadan eğri dikilir ve tuz eritilip dökülür.Eğri dediğim fasülye,mısır,buğday veya nohut evde ne varsa  bahçeye yoksa bir saksıya dikilir.Amaç yıl boyunca yapılan 'istemeden' yanlışlar hatalar üzerimizden çıkıp gitsin.Hanede uğursuzluk olmasın diye ve çok enteresandır gerçekten ekilen tohumlar eğri büğrü büyürdü kendi gözümle gördüm,gerçekten.Bilimsel bir açıklaması vardır elbette neden o şekil büyür diye dikilme zamanı değildir vs. ama gelin görün ki büyüklerim bunu yaparlardı ben bile yapıyorum. Dikemezsem tuz eritip döküyorum bu akşam da öyle olacak.Dört-beş kaşık tuzu bir kapta bol su ile eritip 'bilmeden yaptığım yanlışlıklar hatalar bu tuz gibi eriyip yok olsun gitsin evimin huzuru kaçmasın' diyeceğim ve lavaboya dökeceğim ki denize ulaşsın.
Bir de şunu hatırladım şimdi; Hızır ile İlyas'ın kavuşma vakti dün ikindide başladı bugün akşam ezanında bitecek.
Yıllar önce ben de gül fidanının altına bozuk para gömmüştüm diğer gün çıkarmıştım.O bozuk para cüzdanımda duruyor ve uğuruna inanıyorum.Çok param hiç olmadı ama parasız da hiç kalmadım.
Dilerim gül fidanlarında dilek dileyenlerin dilekleri gerçekleşir.



6 Mayıs 1972 üç fidanın yok olduğu toprağa düştüğü gün.







Tarihin bir cilvesi diyorum Hızır ile İlyas kavuşur ama Deniz ,Yusuf ,Hüseyin darağacından toprağa düşer.


HEXE yağmurlu bir Hıdrellez gününden bildirdi.

Gül Fidanlarımız solmasın.

Sevgiyle kalın...


                                                                                                                                             NuR