17 Temmuz 2015 Cuma

BUGÜN GÜNLERDEN CANIM KIZIM VE BAYRAM

 




17.07.1993  sadece bir tarih değil.Aynı zamanda hayatımı değiştiren varlığı yaşama sebebim olan canım, birtanecik Kızımın doğum günü. Onu büyütürken büyüdüğüm, eğitirken kendimi de disipline ettiğim için onunla yan yana yürümem beni çok mutlu ediyor.Zaman zaman arkadaşım destekcim zaman zaman annesi zaman zaman ondan öğüt aldığım doğrudur.

Canım kızım bugün ayrı şehirlerdeyiz ama kalbim seninle zaten tüm sosyal ortamlardan doğum gününü kutladım resimler ekledim  yazılar yazdım yanımda olsaydın belki bu kadar olmazdı :))) Eee tabii pastalı ,börekli, kısırlı doğum günü kutlardık bol sarılmacalar öpüşmeler veya sen arkadaşlarınla dışarıda olurdun.Bu sene de böyle olsun kuzum.

Dilerim hayattan senin dilediğinden daha fazla dileğin gerçekleşsin,tüm kalbimle.
Dilerim ideallerinin peşinden her zaman ki inatçılığınla gidersin ve hedefine yaklaşırsın.Dilerim sevdiğin insanlarla beraber musmutlu yarınların olur.
Pembe panjurlu evler tarihe karıştı artık ve senin hiç bir zaman öyle bir hayalin olmamıştı.Senin hakkında söyleyebileceklerim şöyle olabilir.
Hatırlıyorum bir ara sihirlerin yok diye ağlamıştın.Ruhsar izlemiştin etkisinde kalmıştın.Her zaman giyim kuşamına çok önem verirdin ki hala öyle.İnanılmaz gururlusun ve bunu asla belli etmezsin.Köpek sevgin inanılmaz büyük ,taparcasına sanki senin çocuğunmuşcasına sahipleniyorsun.Onu gerçekleştirdin Can'ı hayatına kattın.Ya da sen onun hayatına dahil oldun.

 Annen olduğum için seninle beraber olduğum için çok mutlu ve mesudum.Sevgilerin en güzelini bana yaşattığın için beni ANNE yaptığın için çok mutluyum,iyi ki doğdun iyi ki benim oldun.Allahım seni korusun güzel yüzün hiç solmasın.Sonsuz sevgilerimle,


  SENİ ÇOK ÇOK,ÇOOOOOOOK SEVİYORUM BİTANEM,CANIM,KUZUM....



                 Ev arkadaşı Melissa Sukes (Hukuk Fakültesinde okuyor Beykent'te)


               Diğer ev arkadaşı Melisa Salman (Hukuk Fakültesinde okuyor Beykent'te)




Köpüşümüz Can ev arkadaşı :))))


Melissa Sukes ve Rüveyda 



Can, onunda geçtiğimiz hafta doğum günüydü.Tesadüfün böylesi o da Yengeç burçlu.




 Anneciğim bu yıl ki yazım böyle olsun.SEVGİLERİMLE...



                                                             İYİ BAYRAMLAR







9 Temmuz 2015 Perşembe

YAPRAK SARMA (Antakya Yöresi Mutfağına ait)

 



Merhabalar,

Yemek tarifi vereceğim bugün.Ehem ehem mutfakta oldukça iyiyimdir, kesinlikle mütevazı olamıyyyciiiiğğğmmm :))))
Ama tarifi verebilecek miyim bakalım deneyeceğim.Bu tarif farklı.Hatay yöresine(Antakya) ait.Oralı eski bir arkadaşımdan öğrendim.O yörenin mutfak kültürüne bayılıyorum tam benim damak zevkime hitap ediyor.İçli köfte yapmayı da o arkadaşımdan öğrendim ve kesinlikle muhteşem bir lezzet.Biraz zahmetli yoğurması kıvam tutturulması ama lezzeti muhteşem.Bir gün yaparken fotoğraflayabilirsem onu da paylaşacağım :)))

Bu sarma da soğan yok sarımsak var ve iç harcı çiğden oluşturuluyor.Sarımsak piştiğinde ağızda koku bırakmaz çiğken kokar,bilin isterim.



şişşşt pisssst izleyici(!) şeytan ayrıntıda saklıdır isimli çalışmam :)) 

                                                       



         
   Malzemeler : 
                       -Asma yaprağı
                       -3 su bardağı pirinç
                       -3 adet orta boy domates (kabuğu soyulup rendelenmiş)
                       -2 yemek kaşığı acıbiber salçası (varsa o yöreye ait ev yapımı olanından yoksa OLCA markasını tavsiye ederim.)
                       -2 yemek kaşığı domates salçası
                       -2 çay kaşığı karabiber
                       -1 demet maydanoz
                        -bol taze nane yoksa kuru nane de olabilir ama tazesi daha lezzetli olur :)
                       -1 limon suyu (nar ekşisi de olur zevkinize kalmış.)
                       -1 büyükbaş (bol) sarımsak Rondo da çekilmiş veya çok ince doğranmış (rende yapmayın.)
                        -yarım çay bardağı zeytinyağ (pişirmeye koyarken biraz da üzerine gezdirilir.)
                        -tuz göz kararı çünkü, acıbiber salçası tuzlu olur tuzuna bakarak ilave edilir.
                        -Biber salçasının acısı az geliyorsa pul biber de ilave edebilirsiniz.

   Püf noktası  : Domates kabuklarını atmayın tencerenin içine yerleştirin hatta yıkadığınız maydanoz saplarını da.Sarmaları bunların üzerine dizin hem sarma yanmayacaktır hem daha lezzetli olacaktır.

   Yapılış: Asma yaprakları haşlanır.Ölçü veremiyorum fazlaca olsun kalanını derin dondurucuda saklayabilirsiniz.Asma buldunuz mu hepsini toplayın, nasılsa sürekli mevsimi boyunca yaprak veriyor.Ben öyle yapıyorum :))))
pirinçleri soğuk suyla iyice yıkayın ve kalan tüm malzemeyi ilave edin.Evet 1 limonun suyunu da harcına sıkacaksınız.Elinizle iyice yoğurun,pirinçleri kırmadan tabii.Ev yapımı acıbiber salçası katı olur iyice diğer malzemeye karıştırılmalı.Sonrasında da iş maharetinize kalmış sarmaları aynı boy ve ende sarabilmek.Her yaprağa 1 çay kaşığı kadar (tepeleme değil) iç harcı koyulur çünkü harç çiğ ve pişerken pirinç şişecek.Sarmaları dizerek tencereye yerleştirin aralarında çok boşluk olmasın zira pişerken özgür pirinçler suyla buluşunca kaçabilirler.

   Püf noktası  : Sarmalar tencereye sıra sıra dizildikten sonra iş pişirmeye geldi.Burası da çok önemli nasıl pişirilir?Biraz zeytinyağı sarmaların üzerine gezdirin .Tencerenin üzerini örtecek kadar dolma taşınız varsa onu yerleştirin (benim hala yok) yoksa aynı ebatta bir tabak ile kapatın. Çaydanlığınızı evet doğru okudunuz çaydanlık hani çayın demi yapılan üst kısmı,onu su ile doldurun ve tabağın üzerine oturtun.2 su bardağı sıcak suya az tuz bir çay kaşığı  kadar ilave edip eritin ve yavaşça tencereye dökün.Orta derecede pişirmeye başlayın.Fokurdamaya başlayınca kısık ateşde yavaş yavaş pişirin.Servis yaparken üzerine arzuya göre limon sıkın.AFİYET OLSUN



 Son Püf noktası: Aynı harç ile dolma da doldurabilirsiniz.Kabak,patlıcan ,yeşil biber,kırmızı biber,domates hatta patates.Karalahana ve beyazlahana (toplahana) ile bile Acayip güzel oluyor hem tek tek hem hepsi beraber.Bir buçuk kilo biber için yeterli ölçü yukarıda yazdığım artıyorsa derin dondurucuya atıverin veya domates ,patates doldurun :)))
TAVSİYE EDERİM ŞİDDETLE...


Evet, ilk yemek tarifimi de vermiş olmanın mutluluğunu yaşıyorum.Elimin lezzeti böylelikle internete yazılmış oldu.Tarif isteyene de buyrun Blogumdan okuyun diyeceğim acayip havalı oldum hahhahaahhaha.



 Sevgili Kızıma NOT: ANNECİĞİM bak artık telefonda anlatmak ve defalarca anlatmak zorunda kalmıyacağım. Aynen tarifi izle ölçüler kaşık ve bardakla hadi yine iyisin  benden sana kolaylık torpillisin yine :))))))



 Hexe'den sevgilerimle hoşcakalın....







5 Temmuz 2015 Pazar

AYYY AYYYYYYY......





En sevdiğim mevsim 'YAZ'.

KAÇTI-KAYBOLDU

S.O.S

TRABZON'U UNUTTUN GÜNEŞŞŞŞ!!!!!!

Ama hala gelemedi.Güneş'i görmüyoruz bir buçuk aydır.Hala Bahar'dayız.Sevgili Güneş lütfen bize de o gül yüzünü göster,özledik.
Küflendik resmen diyorum.

İyi bir yönü var Orucu kolay tutuyoruz,serin serin.
Ama Temmuz ayındayız ya olmaz ki...İzindeyim,evdeyim,temizlik zamanı ama sen yoksun, GÜNEŞ.

İzinde temizlik mi yapılırmış demeyin.başka zamanım yok Ramazan'da izin kullandırılırsa sadece temizlik yapılır benim evimde.Bayram sonrası oğlumu İstanbul'a göndereceğim o nedenle ben bir yerlere gidemiyorum.Mali durum elvermiyor :)))

Bol tembellik yaptım sayılır.Geç kalkıyorum mesela saat 10 gibi.İşe başlayınca o yataktan nasıl erkenden çıkacağım bilmiyorum.Sadece markete gitmek için evden çıkıyorum.Baya inzivaya çekildim.Kitap okuyorum bloglarınızı okuyorum.Bir diziye de sarmış durumdayım. İkinci sezonunu da bitirdim.

ARROW.





Bir Ada'da 5 yıl mahsur kalmış Oliver Queen eski hayatına döndüğünde hiç bir şey eskisi gibi olmayacaktır.Hiç kimse de sandığı kişiler değildir yalanlar aldatmacalar.Sırlar insanların hayatını sonsuza dek değiştirmeye başlamıştır.Babasının isteğini yerine getirip onun yanlışlarını düzeltmeye başlamak istiyordur.Fakat gerçeklerle yüzleşmek çok kolay olmayacaktır.Yaptığı fedakarlığın yükü ağırdır seçim yapmak zorundadır.Arada bir kendini sorgulamak zorunda kalır.Kolay değildir hem kimliğini gizleyip hem hayatını sürdürmeye çalışmak.Aile,arkadaşlık,dostluk,aşk hepsi zor bir süreçten geçmek zorundadır.
Kahramanımız ARROW olağanüstü bir özelliğe sahip değildir sadece kendini acımasızca eğitip çok iyi bir okçu olmuştur bir sürü bedeller ödeyerek ve ardında sevdiklerini bırakarak.Sevdiklerini tehlikelerden korumaya çalıştıkça daha çok tehlikeyi kendine çekmektedir.Onun gizli kimliğini bilenler de onun zaaflarını kullanmaktadırlar.
Umarım biraz anlatabilmişimdir konusu hakkında.Havalar bozuk olunca bir kaç gün peş peşe izledim.Şimdi ağırdan alıyorum :)))

Ah bu arada,dizi bir diziyle çakışıyor THE FLASH'la.İlginç ayrıntılar var.

Ben aslında FOREVER'ı izliyordum geçen kış.Diğer bir Blogcu komşum sevgili 'UMUT HİKAYEM'in yazarı sevgili Şeyma dizi yeni sezonda olmayacak diye yazdı ,üzüldüm.Oldukça ilginç bir hikayesi vardı.Artık onu da başka bir yazımda anlatırım.

 Son olarak GÜNEŞ'e bir selam gönderiyorum ve sizlerden de rica ediyorum lütfen bana doğru bir gönderinde hasret gidereyim.


Hayırlı Ramazanlar dilerim herkese (geç oldu ama neyse çaktırmayın)
Ben buralardayım.
Sevgiler

HEXE'niz

NuR  :)